Doğulu olarak ölmek istiyorum ben, sizin bir tek ama büyük bir gücünüz var; karşınızdakini değiştirmek.
Beni öldürseniz de çıkmam buradan.
Kemiklerim değişecek, tuz ve toprak olacak belki, fakat değişmeyecek ruhum.
Hala O’nu ziyaret ederler, şifa bulurlar
En onulmaz yarası olanlar,
Ta kalplerinden vurulmuş olanlar
Yüreğinde insanlıktan bir iz taşıyanlar… diye bitiriyor üstad Masal şiirini.
Sezai Karakoç bugün Hakk’a irtihal etti. Mekanı yitirdiği cennet olsun niyazıyla…
Ölümü arzulayan bir beden için, sürgünden kurtulmak isteyenler için ne mutlu! Sezai Karakoç ile aynı yüzyılı paylaşmak ne kıymetli… Ve kaleminden dökülenlere mazhar olanlar elbette ki yüreğinde insanlıktan iz taşıyanlar olacaktır.
Çoğu kimseler Mona Rosa ile bilir şairi, kimisi diriliş mefhumu ile anacaktır. Ben 20 adet sağlığa zararlı çubuk ve sayısını bilmediğim şiir ve nesir kitapları ile helalleşmek isterim. 89 yıllık dünya sürgünün sona erdi ancak onulmaz yaralar kapanmadı.
Ey Hızır, yaklaştın mı şimdi ölüm saatine..Elinde Bim poşetinle Ankara sokaklarında 63 yıldır dolandın durdun..Şimdi kavuştun mu sevgiline.. Diriliş gerçekleşmedi fakat, sen ki Hızır’sın, Muhammed İkbal’in Kudüs’üne aşıksın, kalbindeki ağırlığı hafiflettin mi..
Ne ruhları aydınlatan lambayı bulabildik, ne ifriti insana döndüren bir şehir, ne de şifa veren kelimeler. Ne zalim bir sürgün ki başka aleme göç için hüküm ister olduk. Ne çölden geçebildik Leyla için, ne de Lili sevdi bizi. Bu sürgün artık bize emanet imiş. Göğe tuhaf tuhaf bakan Mona için de söylenecek pek söz kalmadı. Derin bir sessizlikle fikirlerine sahip çıkılacağından şüphe yoktur. Medeniyet rüyasında savrulup gitmekteyiz. Haydi gelin diriltelim deseler ona da gücümüz yetmez. Zira bu veda silahlara, rüyaya ve sana olmadı.
Sen bir gece gelsen, güneş doğmasa,
Gitmeden yine gelsen, güneş doğmasa,
Tren kaçırmış gibiyim,
Sana veda
Hem ne veda henüz kar yağmadan, kar tutan toprağı anlayamadan, kar içindeki karı bulamadan, sıcak sıcak saçlara değmeden, şiiri anlayamadan geçip gidenler gibi..
Ruhumuzu düşünmeden ısıtacağız şimdi.
Yitik cennetine kavuşman duasıyla..
