Yabancı Çözümlemesi 1
(“yabancı” sözcüğünün karşıtı olarak “yakın” sözcüğüne başvurdum. Daha uygun bir sözcük bulamadım. Fena da olmadı hani.)
Bir anne, bir baba, bir eş, babası ya da annesi olduğunuz bir çocuk, kardeş ve amca çocukları, teyze çocukları, hala çocukları, dayı çocukları, onların da şusu busu sizin yakınınız mıdır? Bununla birlikte, hiçbir kan bağı olmayan biri size yabancı mıdır?
Yakınlık derecesi ileri düzeyde olan biri size yabancı olamaz mı? Hem de nasıl olur! Canınızdan çok sevdiğinizi düşündüğünüz yakınınızın yüzünü gün gelir hiç görmek istemeyeceğiniz zamanlar olur.
Bir yakınınız (bir anne, bir baba, bir eş, babası ya da annesi olduğunuz bir çocuk, kardeş ve kan bağı olanlardan herhangi biri) vardır; beraber yıllar geçirmişsinizdir, beraber ağlamışsınızdır, düşlerinizde hep birbiriniz vardır. An gelir, bir şey olur. Rüzgar tersine esmeye başlar. Araya bir soğukluk, düşlere bir kırıklık uğrar. Sisler artar, sözler batar. Uzaklaşmak istersin, sesini duymaya dayanamazsın, aynı ortamda olup gerilmek istemezsin. Ona dair ne varsa zihninden olmasa da kalbinden atmışsındır. Anlarsın ki artık her iki taraf için de yabancılık duygusuna kapılmak kaçınılmazdır.
Hiçbir kan bağının olmadığı öteki kimseye gelecek olursak; senin için her şeyini gözünü kırpmadan verebilecek, söylediğin her söze inanabilecek, sahip olduğun her değeri emanet edebileceğin, düşünsel dünyana çok şey kazandırabilecek ve senin de kendisine niceler aktaracağın kimse midir sana yabancı?
Kişinin familya dışından olması değildir yabancılık. Yakınlığın kanla, biyolojiyle uzaktan yakından ilgisi yoktur.
Yabancılığı ve yakınlığı genler değil; duygular belirler.
Sevdiğiniz yakınınızdır. Yabancılar varsa hayatınızda bilin ki siz de onların yabancısısınız.
Yabancı Çözümlemesi 2
Aklı olan yabancı kalır.
Yeni bir söz söylemiyorsan, yeni şarkılar dinlemiyorsan, yeni sesler hülyalarına değmiyorsa yabancı olamazsın; hep yerli kalacaksın.
İçinde yaşadığımız toplumun bir üyesi olarak; toplumun insana değer vermeyen köhne ağlarından, yaşam hakkı vermeyen gelenek girdabından ve kokuşmuş düşüncelerden sıyrılma çabası içerisinde isen yabancılaşmaya başlamışsın demektir. Yabancılığın kat sayısı, gösterdiğin reaksiyonla değerlendirilebilir. Yabancı olmak ve çok yabancı olmak arasında fark vardır ne de olsa.
Düşünce dünyanda, yaşam felsefende öyle noktalara gelirsin ki artık yabancılaşırsın şehrin dağına, taşına. Çıkarıp atmışsındır kabuklarını ve içinde yaşamaya çalıştığın toplum, kabuksuz birini hep yabancı olarak görecektir. Oysa o yabancı, daha doğal ve daha “o”dur.